Alevilerin Yahudilere ve Yahudiliğe Bakış Açısı Nasıl Olmalıdır
Yahudiler, binlerce yıllık tarihleri olan dünyanın kadim topluluklarından birisidir. İnanç anlamında Yahudilik ilk tek Tanrılı dindir (veya ilk tek Tanrılı dinlerden birisidir) ve diğer bir çok dinide, inancıda etkilemiş olan bir dindir.
Yahudiler tarihin bir çok döneminde acımasız baskılar ve katliamlar yaşamış bir topluluktur. Şu an için yeryüzünde sayıları 14 milyon civarında tahmin edilmekle beraber sanat, ticaret, kültür anlamında nüfuslarıyla kıyaslanmayacak şekilde dünya genelinde bir etkiye sahiptirler.
Gerek Hristiyan ve gerekse de Ortodoks İslam tarihin bir çok döneminde Yahudilerle karşı karşıya gelmiş ve acımasız savaşlar yaşanmıştır. Özellikle ikinci dünya savaşı sırasında Avrupa da kelimenin tam anlamıyla Yahudiler dehşeti ve soykırımın en barbar halini yaşadılar. İkinci dünya savaşı sırasında milyonlarca Yahudi o güne değin kullanılmamış yöntemlerle, gaz odalarında ve daha başka acımasız, insanlık onuruna aykırı yöntemlerle toplu şekilde katledildiler.
Günümüz Avrupa'sında zaman zaman cılızda olsa hala Yahudi düşmanlığı yapanlar mevcuttur.
Kökleri eskilere dayanmakla beraber günümüzde İsrail-Filistin meselesi bağlamında Yahudiler hem Şiilerin ve hemde Sünnilerin esaslı düşmanıdırlar. Yine Ortadoğuda ki sol akımlarda siyonizmin çıkarlarına karşıtlık manasında ve İsrail devletinin Filistinlilere uygulamış olduğu haksızlıklardan dolayı mevcut İsrail devletine (ve onun şahsında tün Yahudilere) karşı hasmane bir tutum içindedirler.
Kısaca çizmeye çalıştığımız tabloda görüleceği gibi Yahudilerin yeryüzünde dostlarından çok düşmanları var, sevenlerinden çok karşıtları var.
Hatta bazı komplo teorilerine göre dünyayı Yahudiler yönetmekte, bütün olumsuzluklardan da onlar sorumlu tutulmaktadırlar.
Tablo bu haldeyken Aleviler acaba Yahudilere ve Yahudiliğe nasıl bakıyorlar?
Nasıl bir bakış açısına sahip olmalılar?
Her şeyden önce bizler komplo teorileriyle Yahudileri ele alamayız. Yine klasik Sünni ve Şiilerin bakış açılarına göre de bir konum belirleyemeyiz.
Bizler ilkesel olarak her insanın bu dünyada yaşama hakkı olduğunu, hiç bir toplumun diğerinden üstün olmadığına, ulus ve inanç anlamında hiç birisinin diğerinden değerli olmadığına inanıyoruz. Yani nasıl ki diğer halklar, topluluklar yer yüzünde yaşıyorsa, Yahudilerde yaşamalı, Yahudilikte en az diğer inançlar kadar özgür ve eşit şekilde var olmalıdır.
Yahudiler ve Yahudiliği dünyadaki tüm olumsuzlukların başı görme teorilerine itibar edemeyiz. Yine Ortadoğu da nasıl ki başka ulusların devletleri varsa Yahudi'lerinde olması bir o kadar meşru ve doğaldır.
Filistin meselesi oldukça dramatik bir meseledir ve hala çözüm bulunmamış olması da oldukça düşündürücüdür. Filistin meselesinde İsrail devletinin haksızlıklarına onay verecek durumumuz yok. İsrail devletinin meşruluğunu tanımak, Yahudi toplumunun haklarına saygı göstermek Filistin meselesine duyarsız kalmak değildir. Yine Filistin meselesine duyarlı olmak ve mevcut haksızlığın giderilmesini talep etmek Yahudi düşmanlığı yapmak ve bu inancı-toplumu inkar etmek, düşmanlık yapmak değildir.
Yahudiler ve Yahudilik diğer inançlar ve uluslar kadar meşrudur ve diğer uluslar gibi, inançlar gibi yaşama, gelişme hakkına sahiptir.
Sırf inancı farklı diye bizler kimseye düşman gözüyle bakamayız. Bu manada Yahudiliğe de Yahudilere de düşman olarak bakamayız. Böyle bir bakış inancımızın temel ilkelerine terstir. İnancımızın temelinde bütün halklara aynı nazarla bakmak vardır.
Şiiler ve Sünnilerin bakış acısı daha çok düşmanlık temelindedir. Sırf Filistin meselesinden dolayı değil, tarih boyunca iç içe yaşamış olmuşluğun getirmiş olduğu ve giderek katmerleşmiş bir karşıtlığın sonucudur bu düşmanlık.
Bizler öyle bakamayız. Bizler barışı, kardeşliği, yaşam hakkını esas alıyoruz. İnancı, dili, rengi, etnik kimliği ne olursa olsun, insan, bizler için önemli ve değerlidir. Ayrıca başkasına zarar vermediği sürece her ulus, her inanç, her etnik kimlik yaşamalı, gelişmelidir.
Bizlerin Yahudilere ve Yahudiliğe bakış açısı ilkeseldir. Yani diğer toplumlara ve inançlara nasıl kardeşlik ve hümanizm penceresinden bakıyorsak, aynı şekilde Yahudilere de bakıyoruz. Yahudiler bizler için tarihsel düşman değildir ve yine bazılarının inandıklarının tersine bizler dünyadaki tüm olumsuzlukların Yahudilerin eseri olduğu saçmalığına değer vermeyiz.
Evet, bizlerin bakış açısı böyledir.
Remzi Kaptan remzi.kaptan@yahoo.com
|