Ehlibeyt
Ehlibeyt: Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Fatma, Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin. Ehlibeyt bu beş kişiden oluşuyor ve bir bütündür.
Ehlibeyt arınmıştır, nurdur.
Ehlibeyt, Adem peygamber ile başlayan Hak inancının insanlıkla buluşmasının, hakikatin tüm kalplerde yer edinmesinin zirve noktasıdır.
Ehlibeyt, Nuh'un gemisi gibidir. Kim bu gemiye binerse kurtuluşa ve esenliğe ulaşır.
Ehlibeyt, Hakkın ve hakikatin bilinmesi, insanın kendini bilmesidir. İnsanın öz varlığıyla buluşmasıdır.
Ehlibeyt, hakkaniyetin ve adaletin yer yüzünde esas olması, kardeşlik ve barışın mutlak anlamda tesis edilmesinin önderliğidir.
Ehlibeytin gerçekliğine inanmak, inanı esasıdır.
Ehlibeyt, kutsal soyun, sınanmış ve arınmış olarak, her tür kirden temizlenmiş olarak insanlığa daimi örnekliğidir.
Kıyaslama yapmak veya başka inançları eleştirmek istemiyoruz. Ancak bazı noktaların açığa çıkması bakımından şu hususların altını bir kez daha çizmek istiyoruz.
Ehlibeytin içinden çıktığı toplum ne geçmişte ne günümüzde ve ne de gelecekte asla Ehlibeyti anlamamış, sevmemiştir. Eğer anlamış olsaydı bunca acılar o toplumda yaşanılmaya devam etmezdi.
Ehlibeytin dilini konuştuğu, zahiri manada akrabası olduğu toplumun kirliliği, çürümüşlüğü, kokuşmuşluğu Ehlibeytin gerçekliğine gölge düşürmüyor. Aksine, bu çürümüşlük Ehlibeytin gerçek değerinin anlaşılması noktasında bir delil niteliğindedir.
Ehlibeyti, Ehlibeytin babası Hz. Muhammed'i, ilmin kapısı Hz. Ali'yi, cennetin efendileri Hasan ile Hüseyin'i, anaların anası Fatma anayı zahiri manada hakikatlere uzak bu kavme mensubiyetleri dolayısıyla değerlendirmek doğru bir yöntem değildir.
Ehlibeytte esas olan Hakkın ve hakikatin tüm açıklığıyla bilinmesi, insan merkezli, sevgi ve hoşgörü eksenli bir yaşamın, inancın, dünyanın oluşmasıdır. Bunun dışında tüm yaklaşımlar gerçek ve doğru değildir.
İnsanı esas almayan, sevgi ve hoşgörü sahibi olmayan, kadını yaşamda soyutlayan, etnik kimliklere ve farklılıklara saygılı olmayan bir anlayış Hakkın mesajı olabilir mi? Hak bütün farklılıkları kendisi yaratmamış mıdır? Hakkın yaratmış olduklarına farklıdır diye karşı gelmek Hakkın kendisine ters değil midir? Ters ise, bu kimselerin din adına yaptıklarını baz alarak tümden inancı gereksiz görmek doğru mudur?
Asırlar ötesinden günümüze Ehlibeytin insanlığa sunmuş olduğu mesaj anlaşılmış değildir. Ehlibeytin kendisi de dahil Ehlibeyti sevenler ve Ehlibeytin ilahi mesajını doğru okuyanlar her tür zulmü ve haksızlıkları yaşadılar. Ehlibeyt takipçileri yaşamaya devam ediyorlar. Ancak görüntüleri ve din adına sergilemiş oldukları vahşilikleriyle insanları inançtan, Haktan uzaklaştıranlara rağmen Ehlibeytin inanç esaslarına bağlı olanlar tüm çirkinliklere karşın yinede Hakkı bilmeye ve hakikatler ışığında yaşamaya devam ediyorlar. Sayılarının az olması bir anlam ifade etmiyor. Hakikatlerin ışığında yaşayanların sayısı her zaman az olmuştur. Fakat unutmayalım ki güneşte bir tanedir ancak tüm varlığa sıcaklığıyla yaşam sunmaktadır.
Remzi Kaptan remzi.kaptan@yahoo.com
|