Yürekte Yaşananlar Dile Gelmez
“Bir gün bana olan sevgin biter mi,” diye sordu adam, gözlerinin en derinine bakan kadına.
“Hayır bitmez” diye cevapladı kadın ve devam etti: “bitmez, ben ne zaman Hakka yürürsem o zaman biter, çünkü o zaman bu yüreği sahibine, Hakka teslim edeceğim.”
“Bu kadar eminsin bundan” diye sordu adam, bunu sorarken inanmıyor gibi bir hali vardı.
“Evet” diye cevapladı kadın, kendinden emin bir şekilde.
“Eminim bundan, yüreğimden sevgin asla bitmeyecek, sana rağmen seni sevmeye devam edeceğim.
Belki fiziksel olarak biter, bir birimizi göremeyiz, bu anlamıyla ilişkimiz biter, ancak yüreğimden bitmez.
Seni görmesem de, duymasam da, benim için cennet kokusu olan kokunu içime çekmesem de bitmez.
Çünkü ben seni yürekten, yüreğimle seviyorum.”
Adam, bu yüce duyguları yansıtan sözler karşısında ürperdi, adeta ezildi bu sözlerin altında.
Söylenenler söz değil, gerçeğin söze dönüşmüş haliydi.
Gerçeklerin ağırlığına kim dayanabilirdi ki?
Adam, erkek egemen dünyanın sevgi anlayışı ile yaklaşıyor ve bu samimi kadının yürekten olan sevgisini abartılı buluyordu.
Abartılı bulsa da samimiyetinden şüphe etmediği kadına: “peki beni neden bu kadar çok seviyorsun, sevilecek ne özelliğim var” diye sordu.
Kadın gayet sakin, vakur bir şekilde: “öncelikle belirteyim ki, senden bir isteğim yok, beklentimde yok.
Bunları aşalı çok oldu.
Ben beklentisiz, çıkarsız, hesapsız seviyorum.
Seni seviyorum, çünkü yüreğime değiyorsun, başka açıklamam yok.
Yürekte olan anlatılmaz ki anlatayım.
Orada, öylece yaşanıyor.
Dile gelmez, gelse bile anlaşılmaz ve aptalca bulunur.
Hatta sen bile içinden geçiriyorsundur 'bu nasıl sevgi böyle' diye.”
Bunu duyunca afalladı adam ve ancak “estağfurullah” diyebildi.
“Sevgi yüce bir duygudur, seven, yüreğiyle seven ancak bu yüceliği anlar.
Sevilmek değil, büyük ozan Fuzulininde dediği gibi 'sevmektir önemli olan'.
Herkes sevilebilinir, ama herkes sevemez.
Seven, yaşama, dünyaya ve hatta kendisine bambaşka bir gözle bakar, algısı ve yaklaşımı değişir, gelişir, zenginleşir.
Seni seviyorum, yüreğimden seviyorum, senin yüreğinin de temiz ve ak olduğuna inanıyorum.
İnan bir an bile düşünmedim 'bu adam sevgime layık mı değil mi' diye.
Düşünsem, o an biter bu sevgim.
Düşüncesizlik değil bu.
Diyorum ya, sevgi bu.
Sevgide düşünce ile değil, yürek ile yaşanılır, hissedilir.”
Kadın konusunca adam, adamlığından, erkekliğinden utanır oldu.
O yüce sevgi karşısında küçüldü, büzüldü ve yok oldu.
Kadın ise sevgisiyle, samimiyetiyle yüceleşti, güzelleşti.
Remzi Kaptan
|