atag logo1

Alevi Toplumu-Alevitische Gemeinde

ATAG e. V.

Tauben Str. 20,  70199 Stuttgart

email: alevitentum@yahoo.de   tel: 0173 780 56 17

Home/ Ana Sayfa

Kontakt

Spende/ Bağış

Remzi Kaptan

Sorularla Alevilik

Çocuklarımıza Aleviliği Nasıl Öğretebliriz?

Cem

Alevi Duaları- Gülbank

Die Alevitische Lehre

Alevi Teaching

Het Alevitisch Geloof

Ensenanzas del Alevismo

Doutrina Alevi

La Dottrina Alevi

Kitap/Bücher

Aleviler Takiye mi Yapıyorlar?

Adeta Alevilerin aklı, geçmişi, inancı ve ibadeti ile alay edercesine bir takım söylemler dillendiriliyor.

Bu söylemleri açmak ve gerçeğini ortaya koymak, kafa karışıklığı yaşayanlara ışık tutmak boynumuzun borucudur.

Gelelim bu söylemlere.

Bu söylemlerden birisi şöyledir: “aslında Alevilerin Hz. Ali ile Hz. Muhammed'e inanmadıkları, katliam ve baskılardan dolayı inanıyormuş gibi yaptıkları, Alevilerin peygamberle, Hz. Ali ile, 12 İmamlar ile inançsal ve başka hiç bir şekilde bir bağlantısı olmadığı” şeklindedir.

Biz Aleviler katliamlardan kurtulmak, baskılardan korunmak için, inanmadığımız halde inanıyormuşuz gibi yapmışız asırlardır!

İbadetimiz, ilkelerimiz, değer ve geleneklerimiz bu durumda takiye mi oluyor?

Bu söylemlerin sahiplerine göre, evet, Aleviler takiye yapmışlar.

Bu durumda bu söylemlerin sahipleri kendi akıllarınca söylemlerini detaylandırıyorlar: “Aleviler korunmak için takiye yaptıkları için ve şimdi her şey açık olduğundan daha takiye yapmaları gerekmiyor.”

Peki ne olması gerekiyor?

Alevilerin Hakk-Muhammed-Ali inancından, değerlerinden, gelenek ve ilklerinden vazgeçmeleri gerekiyor.

Onlar böylelikle Alevileri kendi ideolojik ve dinsel çıkarlarına uygun bir toplum haline getirmek istiyorlar.

Olayın özeti ve arka planı bu şekildedir.

Tüm bu akla ziyan söylemlerin, gerçekmiş gibi dayatılan yalanların, doğru diye sunulan yamuklukların özü böyledir; Alevi toplumunu asıl inanç değerlerinden uzaklaştırmak ve kendi ulusal, sınıfsal, ideolojik yapılarına arka bahçe haline getirmek.

Şimdi gelelim bu söylemlerin tutarlılığına.

Diyelim ki Aleviler baskıdan korunmak, katliamlardan kaçınmak için Hz. Ali'ye tabi olduklarını, Ehlibeyt bendesi olduklarını söylediler, yani takiye yaptılar.

Bu durumda daha Alevilerin katledilmemesi, baskı altında olmaması, zulüm görmemesi gerekirdi, değil mi?

Ama bakıyoruz tarihten günümüze Aleviler hep baskı, zulüm ve katliam cenderesinde.

Bu durumda bu işte bir tuhaflık yok mu?

Bu nasıl bir takiyedir ki Alevilere baskı ve zulüm olarak yansıyor.

Bu bile apaçık bir şekilde ortaya koyuyor ki Aleviler takiye yapmıyor, gönülden, aşk ve tutku ile Hakk-Muhammed-Ali inancına bağlılar.

Hakk inancına inandıkları ve hakikat yolunda yürüdükleri için her bedeli göze almış ve inançları için sayısız bedeli de ödemsilerdir.

Aleviler eğer takiye yapsalardı Selçukluda katledilmez, Yavuz döneminde amansız kıyıma uğramaz ve günümüzde en ağır baskılara uğramazlardı.

Aksine, Aleviler inançlarını göğüslerini gere gere dile getirdikleri için, zalimin zulmüne inat inançlarından taviz vermedikleri için yani takiye yapmadıkları için katledildiler.

Aleviler takiye yapsaydı egemen olanın inancına sığınır, onlardan olurlardı.

Oysa Aleviler inançlarını korumak namına dağ başlarını mekan tuttular, zindanları hiçe saydılar, en vahşi kıyımlara dahi zerre taviz vermeden göğüs gerdiler.

Takiye yapan bir topluluk neden bunca korkunç bedel ödesin ki?

Aleviler takiye yapmadılar.

Aleviler gönüllü bir şekilde, doğru buldukları ve inandıkları için Ehlibeyt bendesi oldular.

Remzi Kaptan

 


Statistiken

 

Anrede:
Ihr Vorname:
Ihr Name:
Telefon-Nummer:
eMail:
Grund Ihrer Nachricht: Ich habe eine Frage
Ich habe einen Vorschlag für Ihre Seiten
Ich habe eine Kritik anzubringen
Text:

 

Kopieren nur mit Quellenangabe/Kaynak gösterilmeden kullanilamaz!