atag logo1

Alevi Toplumu-Alevitische Gemeinde

ATAG e. V.

Tauben Str. 20,  70199 Stuttgart

email: alevitentum@yahoo.de   tel: 0173 780 56 17

Home/ Ana Sayfa

Kontakt

Spende/ Bağış

Remzi Kaptan

Sorularla Alevilik

Çocuklarımıza Aleviliği Nasıl Öğretebliriz?

Cem

Alevi Duaları- Gülbank

Die Alevitische Lehre

Alevi Teaching

Het Alevitisch Geloof

Ensenanzas del Alevismo

Doutrina Alevi

La Dottrina Alevi

Kitap/Bücher

Ehlibeyt Bendelerinin Sorumlulukları

Ehlibeytin yolunda gitmek, Ehlibeyt bendesi olmak insana sorumluluklar yüklüyor.

Ehlibeyte bağlı bir insan elbette ki en başta Hakkı bilmenin şuuru ile doludur.

Diğer yandan Hakkı bilmek ve hakikatin yolunda gitmek demek Hakkın var etmiş olduğu cümle varlıklara karşı ve en başta insana karşıda sorumlu olmak demektir.

Bu noktada sorumluluklarımızı sadece Hakka ibadet ile sınırlayamayız.

Zaten inancımıza göre ibadetin maksadı insanın kemalet sahibi olmasıdır.

Lütfen yanlış anlaşılmasın fakat bu noktada ibadet amaç değil, araçtır.

Hakkı ve hakikati bilmenin, sorumlulukları yerine getirmenin ve kemalet sahibi olup varoluşa anlam vermenin aracıdır.

Cem ibadetimiz bu noktada ibadeti en uygun şekilde yaşamadır.

Fakat ne yazık ki bir çok kimse bu gerçeği gözardı edip ibadeti amaç haline getiriyor.

Ve üstelik bunu biçimsel kalıplara koyup o kalıplara uymayanı kafir ve dinden çıkmış ilan edecek kadar bir bağnazlıkla yapıyor bunu.

Örneğin adamın hiç bir kimseye ve hiç bir varlığa faydası yok, hiç bir varlığa bir saygısı ve değeri yok ama kendisini en iyi, en mükemmel ve Hakka en yakın kişi sayıyor.

Neden bunu yapıyor?

Çünkü o kendince daima ibadet ediyor ve böylece Hakka yakın olduğuna inanıyor.

Hakka yakın olduğu içinde kendisi gibi ibadet etmeyeni din dışı sayabiliyor.

Hakkın var etmiş olduğu varlığa katkın yok, saygın yok, verdiğin bir anlam ve değer yok ama buna karşın sakal ve cübbe ile ile, haç ve tütsü ile, yoga ve meditasyon ile kendini herkesten üstün ve Hakka en yakın buluyorsun.

Biz Aleviler için bu geçerli değildir.

Böylesi bir ibadetin, duanın nazarımızda bir kıymeti harbiyesi yoktur.

İnancımız odur ki insana ve Hakkın yaratmış olduğu varlıklara iyiliği olmayanın, saygı ve değeri olmayanın ibadetininde bir anlam ve önemi yoktur.

Önderlerimiz, en başta Ehlibeyt ve 12 İmamlar, Hacı Bektaş Veli, Pir Sultan Abdal ve diğerleri her zaman bu gerçeğe bağlı kalmışlardır.

Onlar elbette ibadetlerini yapmışlardır fakat insana hizmeti, çalışmayı, doğaya ve varlıklara saygıyı, değer üretmeyi, yaşama ve dünyaya güzellik katmayı da adeta ibadet gibi görmüşlerdir.

Demek ki yolu süren, sürme iddiasında olan, Ehlibeyte ve Ehlibeytin şahsında o yolda yürümüş olan cümle şahsiyetlere bağlı olanların sorumlulukları bu noktada salt ibadet ile sınırlı değildir.

Elbette ibadetimizi yani cem ibadetimizi ve yine hiç bir biçime tabi olmayan bireysel ibadetimizi yapacağız.

Fakat bunun yanı sıra insanlığa hizmeti, cümle varlığa saygılı olmayı ve değer vermeyi, üretmeyi ve gelişmeyi/geliştirmeyi, barışıklığı ve dayanışmayı, paylaşımı ve kardeşliği de ibadet gibi göreceğiz.

Öyle 24 saat aralıksız ibadet etmeyi ama hiç bir değer üretmemeyi, paylaşımda bulunmamayı, barışılık var kardeşlik namına icraatta bulunmamayı kabul etmiyoruz.

Günümüzün Ehlibeyt bendelerinin sorumlulukları bu noktada da daha bir artmış durumdadır.

Çünkü biçimsel ibadeti esas alan, bireysel olarak ibadeti her şeyin üzerinde gören anlayış, doğru olmayan bu uygulamayı dinin esası olarak insanlığa dayatıyor.

İbadetin asıl amacının insanın Hakkı bilip kemalet sahibi olması olduğunu unutup ibadeti biçime ve bireysel cennet ödülüne indirgiyor.

Toplumsal olanı ve hatta tüm varlığın parçası olunduğunu unutturup sadece bireysel ödül için ibadeti esas almanın gerçekte bir karşılığı yoktur.

Bizlerin sorumluluğu bu gerçeği dile getirmek yaşamımızla ortaya koymaktır.

Barışıklık, dayanışma, paylaşım, doğaya değer, insana saygı, kardeşlik ve daha nice yüce değerleri, güzellikleri ibadet gibi anlamak ve uygulamak bizlerin ibadet kadar görevi ve sorumluluğudur.

Remzi Kaptan

 


Statistiken

 

Anrede:
Ihr Vorname:
Ihr Name:
Telefon-Nummer:
eMail:
Grund Ihrer Nachricht: Ich habe eine Frage
Ich habe einen Vorschlag für Ihre Seiten
Ich habe eine Kritik anzubringen
Text:

 

Kopieren nur mit Quellenangabe/Kaynak gösterilmeden kullanilamaz!