|
Kadın Ne İster?
Kadın; anadır, yardır, canandır, yaşamdır.
Kadını anlamak ve bu doğru anlama doğru şekilde yaklaşmak, yaşamı çözmektir.
Yaşamı tamamlayan, güzelleştirendir kadın.
İnancımız bu noktada diğer tüm inançlardan ayrılan bir özelliğe sahiptir.
Kadın ile erkek inanç anlamında eşittir ve hatta bir çok yönüyle kadın erkekten daha ileri bir konumdadır.
İnancımızda böyle ama ne yazık ki toplumsal yaşamımızda bu eşitlik ilkesi bir çok yönüyle uygulanmıyor.
Feodalizmin, kapitalizmin ve inancımız dışı sistemlerin bize dayattıklarının sonucu kadınlarımıza o eşitliği yaşatmada yetersiz kalıyoruz.
Bütün bunların yanı sırada birde “ideal erkek” olduğumuzu düşünüyor, kadını metalaştırıyoruz.
Yani adamın birisi kumar oynamıyor, çalışıyor, içki içmiyorsa iyi bir erkek, ideal bir erkek oluyor.
O kişi kadının ruhunu anlamasa da olur.
Yeter ki evine ekmek getirsin, yeter ki kumar oynamasın ve benzer şeyler.
Oysa bu da çok yetersiz ve eksik bir yaklaşımdır ve ideal erkek hiç değildir.
Bir seminerden sonra canlarla sohbet ediyorken yanımıza 40 yaşlarında bir can geldi.
Herkesten özür dileyerek bir şey sormak istediğini ve benimle özel olarak konuşmak istediğini söyledi.
Bir köşeye çekildik ve can semineri dinlediğini, sonrasında yapılan sohbetleri dinlediğini, beğendiğini belirterek kısaca kendisini tanıttı.
Yüksek okul bitirdiğini, mühendis olduğunu, önemli bir şirkette çalıştığını, kendisine ait evi olduğunu, hiç bir kötü alışkanlığı olmadığını hatta sigara bile içmediğini söyledi.
Sonrasında ise “bunca güzel taraflarıma rağmen kadınlarla ilişkilerimde çok zayıfım, neden bu böyle Remzi Kaptan” diye sordu.
“Bana ikna edici bir cevap ver, bir yol göster cemevine büyük bir bağışta bulunayım” diyede ekledi.
Ben tek kelime etmeden canı dinledim ve söylediklerine anlam vermeye çalıştım.
Sonrasında şunları söyledim.
Söylediklerin, üslubun eğitimli, efendi ve saygılı biri olduğunun apaçık işaretleridir.
Kendine göre, bazı toplumsal ön kabullere göre ideal eşsin.
Ama kadına yaklaşımın bana göre hoş değil.
Her şeyden önce kadın bir mal değildir.
Cemevine bağış yapmak için benim iyi bir cevap vermem mi gerekiyor?
Karşılık beklemeden bir destek sunmak, iyilikte bulunmak gerekmiyor mu?
Bu tavır kadınlarla ilişkine muhtemelen yansıyordur.
Kadından karşılık bekliyorsun.
Karşılık beklemeden ve ona bir şey sunmadan, mesleğini dile getirmeden sevgini sunsan nasıl olur?
Bunu yapmıyorsun.
Yapmadığın gibi kadına ev sunuyorsun, yüksek okul bitirmiş bir koca sunuyorsun.
Buna karşılıkta kadından sana sevgi değil, itaat bekliyorsun.
Bu doğru bir yaklaşım olamaz.
Kadına aşk dolu, sevgi dolu, paylaşım dolu bir ev değil, mobilyaları güzel bir ev sunuyorsun, soğuk ve kasvetli.
Buna tav olacak birileri vardır elbette, demek ki daha karşılaşmadın.
Ancak bence kadınlar çok zeki ve sezgileri çok güçlü varlıklardır.
Onlar neyin ne olduğunu hissediyorlar.
Bir çok hadin emin ol ki para istemiyor, ev istemiyor, etiket sahibi bir erkek istemiyor.
İstedikleri anlayıştır, sevgidir, şiirlerdir, türkülerdir.
Bir yaz akşamı çıplak ayakla çimenlerde dolaşmak, yağmurda yürümek, sevdiği ile göze göze gelip nedensiz ağlamak/gülmek istiyorlar.
Mutsuz bir evlilik, koltuk ile bütünleşmiş bir eş istemiyorlar.
Yaşama sevinci istiyorlar, aşk istiyorlar.
Kadınlar yaratıcıdır.
Biz erkeklerin sandıkları gibi paraya tav olmazlar çoğu.
Aksine, sevdikleri erkekler için onlar aslan kesilir, yeri geldiğinde eriyle beraber çalışırlar.
Ama yeter ki huzurlu bir akşam sofrasından aydınlık sabaha uyansınlar.
Söylediklerim o cana ne kadar yararlı oldu, bilemem ama benim düşüncelerin doğruluğuna inancım tamdır.
Remzi Kaptan
|
