Aşkın Kendisi Olmak
Tıpkı nice erenlerimizin, yolu sürmüş ve yol ile bütünleşmiş olan nice insan-ı kamillerimizin dediği gibi: And olsun geceye ve and olsun gündüze ki hiç bir zaman yılmayacak, pes etmeyeceğiz.
Daima Hakk ve hakikat aşkı ile dolu dolu olarak yaşayacak, her nefesi bu bilinçle verip alacağız.
Her delili uyandırdığımızda; cümle kainat, en karası kozmosun aydınlanacak, tıpkı kömür karası yürekleri aydınlattığımız gibi.
Delilimizin aydınlığında yok olacak karanlıkta her tür kötülüğü yapanlar.
Hakk'ın meydanında, dar-ı divanında çaldığımız süpürgeler kire pasa bulaşmış nice beyin varsa temizleyecek, tezakar hizmetimiz ile yıkanıp arınacaktır.
Paylaştığımız lokmalarımız,eksiksiz ve kardeşçe olacaktır.
Kimsenin kimseden bir ayrıcalığı ve üstünlüğü olmayacaktır.
Bu meydan, erenlerin dili ile dile gelinip hali ile hallendiğimiz bu meydanımızda yalan yersizdir, öfke gereksiz, nefret utanılması gerekendir.
Bıkmayacağız, yorulmayacağız, pes etmeyeceğiz ve güzellikler oluşturmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Yaşamımızın varoluş gerekçesini asla aklımızdan, yüreğimizden çıkartmayacak, daima bu gerekçeye göre yaşayacağız.
İkrar vermişsek Bezm-i Elest'te her demimiz bu ikrara bağlılığın gerekleri ile yaşanacaktır.
Dünyanın bin bir hali, güncel sorunlarının altında ezilmeyecek, bunları hayatımızın merkezine koymayacağız.
Tıpkı Mansur gibi, Nesimi gibi, Yunus gibi aşk ile yaşayacak, aşkın kendisi olacağız.
Remzi Kaptan
|